Sanal alemi karıştırıyorum. Bakıyorum siyasetçi Basın özgürlüğü için mücadele günü için ne yazmış?
Sanki aynı kalemden çıkmış gibi, hepsi şöyle ifade etmiş kendini. “Etik değer içinde görevini yapan Basın mensupları Bayramını kutlarlarmış”. Öyle ya kimse çuvaldızı kendine batırmaz bu ülkede.
Hangi etik değer, sizler bozmadınızmı o değerleri?
Gazetecinin zor şartlarından yararlanıp verdiğiniz üç kuruş ile tüm medya mensuplarını satın aldığını sanan siz değilmisiniz.Sonrada Bayramınız kutlu olsun gibi yalan beyanlarla gönülmü alacağınızı sanıyorsunuz?
Siz değilmisiniz işinize gelmeyen haber, yazı olmayınca gazeteci dövdüren, hakaret ettiren.
Peki,
Madem Bayram, 31 gazeteci, toplamda 52 göz altına alındı, 60 gazeteci hakkında soruşturma açıldı, 128 davada 273 gazeteci yargılandı, bu süre içinde gazetecilere 75 yıl 5 ay 26 gün hapis cezası verildi, son bir yıl içinde 57 gazeteci fiziksel saldırıya uğradı, 32 gazeteci sözlü saldırıya ve hakarete uğradı. Bunlardan biride benim neden şikayet edildiğinde hep takipsizlik verildi?
Yani,
Bunların tamamında siyasetçilerin kararı var. Duymak istediğimi halka yansıtacan düşüncesi her alana sirayet edince bu kadar gazetecinin yargılanması zaten normal.
Bu gün üç beş kişiyle kutlanır, yarın yine devam gazeteci dövmeye.
Atalar bile ne güzel söylemiş, “doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar”
Hadi sıkıysa yaz bakalım doğruyu sevgili gazeteci!…
Bu kadar lakırdıdan sonra kutlanacak ne kaldı? Yine köşede kalmış namuslu, cesur, dürüst kalemlerin günü kutlu olsun.